Audi dördüncü "Küre" konseptini tanıttı

Audi, küre "sphere" adını verdiği konsept serisinin dördüncüsünü tanıttı. Markanın skysphere, grandsphere ve urbansphere konseptlerinin ardından hazırlanan bu yeni konsept, çok yönlü bir tasarıma sahip. Crossover coupe formunda ve 4,98 metre uzunluğundaki Activesphere'in Sportback arka bölümü, bir düğme yardımıyla açık bir kargo alanına ("active back") dönüşebiliyor. Bu sayede e-bisikletler veya su ve kış sporları ekipmanlarını taşımak mümkün oluyor. Dinamik ve zarif bir coupé görünümüne sahip model sadece birkaç saniye içerisinde birinci sınıf bir pick-up'a dönüşebiliyor. Audi activesphere'in yerden yüksekliği; arazi kullanımı sırasında, 208 milimetrelik temel yükseklikten 40 milimetre artırılabiliyor veya yol sürüşünde aynı miktarda alçaltılabiliyor. 

22 inçlik jantlar ve 285/55 lastikler, her tür arazi için yeterli hacme sahip ve konturlu sırtları sayesinde activesphere'in arazi yeteneğini vurguluyor. İki ön kapıdaki kamera aynaları da sürtünmeyi en aza indirecek şekilde özel olarak tasarlanmış.

Activesphere, bir Sportback'in zarafetini ve bir SUV'nin pratikliğini gerçek offroad yetenekleriyle birleştiren yeni bir crossover olarak tasarlanmış. Araç ayrıca 600 km'nin üzerindeki menzili ve 800 volt teknolojisi sayesindeki son derece hızlı şarj süreleriyle, elektrikli araçların sürdürülebilirliğini, dinamiklerini ve uzun mesafe kabiliyetini bir araya getiriyor.

Otonom sürüş özelliği de sunan konseptteki yenilikçi işletim konsepti Audi Dimensions, dijital içeriği yolcuların görüş alanlarında gerçek zamanlı olarak görüntüleyerek fiziksel ve sanal dünyaları birleştiriyor. Araçta yer alan yüksek teknolojili Artırılmış Gerçeklik gözlükleri, gerçek ortamın ve rotanın bir görünümünü sunarken, aynı anda 3D içeriği ve etkileşimli öğeleri görüntülüyor, sürücüler ve yolcular için ayrı ayrı yapılandırılabiliyor. Bu, sürüş durumu ve navigasyon gibi sürüşle ilgili bilgilerin sürücü tarafından görüntülenebileceği anlamına geliyor. Kabindeki kontrol panelleri ve diğer sanal ekranlar, çıplak gözle görülemeyecek şekilde gizli ve minimalist bir tasarıma sahip. Araç içindeki yolcular, kontrol panelleri ve sanal ekranlar gibi dokunmaya duyarlı alanları çıplak gözle göremiyorlar, ancak Artırılmış Gerçeklik-AR gözlüğü ve kulaklıkları sayesinde, bu alanlara dokunduklarında gerçek zamanlı olarak tepki alabiliyor ve işlevlerini yapıyor.

Audi activesphere konsepti otonom moddayken, gösterge paneli, direksiyon simidi ve pedallar görünmez bir konumda kayboluyor. Özellikle ilk koltuk sırasında, sürücünün önündeki aktif alanın ön ucundan itibaren uzanan geniş bir alan açılıyor. Sürücü direksiyonu devralmak isterse, gösterge paneli direksiyon simidi ile birlikte ön camın altındaki düz konumundan dışarı doğru dönüyor. 

Audi activesphere konsepti, markanın en yenilikçi elektrikli tahrik sistemi olan Premium Platform Electric ile uyumlu. Geleceğin PPE filosunun temel unsuru olan akslar arasındaki pil modülü, Audi activesphere konseptinde yaklaşık 100 kWh enerji depoluyor. Tüm araç genişliğini akslar arasında kullanmak, batarya için nispeten düz bir düzen elde etmeyi mümkün kılmış. Dört tekerlekten çekişli Audi activesphere konseptinin ön ve arka akslarındaki elektrik motorları birlikte toplam 325 kW güç ve 720 Nm'lik bir sistem torku sağlıyor. 

Gelecekteki tüm PPE modellerinde tahrik teknolojisinin kalbi, 800 voltluk şarj teknolojisi olacak. Bu, Audi e-tron GT quattro gibi pilin hızlı şarj istasyonlarında çok kısa sürede 270 kW'a kadar şarj edilebilmesini sağlıyor. Bu devrim niteliğindeki teknoloji, PPE ile ilk kez yüksek hacimli orta sınıf ve lüks segmentlere girecek.PPE teknolojisi, geleneksel bir yakıt ikmali süresine yaklaşan şarj sürelerine olanak tanıyor. Sadece 10 dakika, araca 300 kilometreden fazla güç sağlayacak enerjiyi almak için yeterli bir süre olacak.Ve 25 dakikadan kısa bir sürede, 100 kWh pil yüzde 5'ten yüzde 80'e şarj oluyor. Audi activesphere, 600 kilometreyi aşan menzil sunuyor.