
Volvo
SEKTÖREL
› Volvo, yayaları da çok önemsiyor...
Volvo, yayaları da çok önemsiyor...
09 Haziran 2012 / 02:47 Volvo, V40 modelinde sunduğu 'yaya hava yastığı' sistemiyle bir ilke imza atıyor

Çin’de trafik kazalarında ölenlerin yüzde 25’ini yayalar oluşturuyor. Bu oran Avrupa’da yüzde 14, ABD’de ise yüzde 12. Ölen insan sayısından çok daha fazla insan da yaralanıyor. Yayalara otomobil çarpması sonucu oluşan en ciddi kafa yaralanmaları, gövde panelinin alt kısmının, ön camın alt köşesinin ve A-sütunlarının sert yapısından kaynaklanıyor.
Bunlar, Volvo Car Corporation’ın ‘yaya hava yastığı’ teknolojisini geliştirmeye başlarken göz önünde bulundurduğu konulardan bazıları. Volvo Car Corporation’ın Kıdemli Güvenlik Teknik Danışmanı Thomas Broberg: "Yayaları koruyan bir hava yastığına sahip bir otomobili satışa sunuyor olmaktan gurur duyuyoruz. Bu hava yastığının amacı, yayaların en ciddi kafa yaralanmalarının olabileceği bölgeler olan gövdeye, ön camda sileceklerin bulunduğu girintili bölgeye ve A-sütununa çarpmaları durumunda onları korumaktır," diyor.
NASIL ÇALIŞIYOR?
Aracın ön kısmına yerleştirilmiş yedi sensör sinyalleri kontrol ünitesine iletiyor. Otomobil bir nesneyle temas ettiğinde, sinyaller değişiyor. Kontrol ünitesi sinyalleri değerlendiriyor ve kaydettiği sinyalleri insan bacağı olarak algılarsa yaya hava yastığı açılıyor.
Motor kapağı menteşelerinin hepsi piroteknik serbest bırakma mekanizmalarına sahip. Bu mekanizmalar, sistem aktif hale geldiğinde bir pimin çekilmesini sağlıyor ve motor kapağı panelinin arka kısmını serbest bırakıyor. Aynı anda hava yastığı aktif hale gelerek gazla dolmaya başlıyor. Hava yastığı şişerken motor kapağını yukarı kaldırıyor. Kapak on santimetre yukarı kalkarak bu pozisyonda kalıyor. Motor kapağı ile motor bölümündeki sert malzemeler arasındaki ekstra boşluk motor kapağının deforme olabilmesi için mesafe kazandırıyor ve yayanın kaportaya çarpması halinde çarpma etkisini azaltıyor.
Thomas Broberg bu durumu şu şekilde açıklıyor: "Hava yastığı iki fonksiyona sahip. İlk olarak mesafe yaratmak amacıyla kaportayı yukarı kaldırıyor. İkinci olarak ise, ön camın etrafındaki sert kısımlardaki çarpışma etkisini azaltıyor.”
Tam olarak şiştiğinde, hava yastığı ön cam silecek girinti kısmının tamamını, ön camın yaklaşık üçte birini ve A-sütunlarının alt kısmını kaplıyor. Sistemin aktivasyonundan hava yastığının şişmesinin tamamlanmasına kadar olan tüm işlem, saniyenin yüzde birinin birkaç katı kadar bir sürede gerçekleşiyor.
Sistem, araç 20 ila 50 km/s hızla giderken aktive oluyor. Yayaların karıştığı kazaların yüzde 75’i 40 km/s ve altındaki hızlara sahip araçların çarpmasıyla gerçekleşiyor. Thomas Broberg; "Bu teknolojiyi, bilgisayar simülasyonları ve insan benzeri bacak ve baş formları kullanarak geliştirdik. Testler çok geniş bir konfigürasyonda gerçekleştirildi” diyor.
Bunlar, Volvo Car Corporation’ın ‘yaya hava yastığı’ teknolojisini geliştirmeye başlarken göz önünde bulundurduğu konulardan bazıları. Volvo Car Corporation’ın Kıdemli Güvenlik Teknik Danışmanı Thomas Broberg: "Yayaları koruyan bir hava yastığına sahip bir otomobili satışa sunuyor olmaktan gurur duyuyoruz. Bu hava yastığının amacı, yayaların en ciddi kafa yaralanmalarının olabileceği bölgeler olan gövdeye, ön camda sileceklerin bulunduğu girintili bölgeye ve A-sütununa çarpmaları durumunda onları korumaktır," diyor.
NASIL ÇALIŞIYOR?
Aracın ön kısmına yerleştirilmiş yedi sensör sinyalleri kontrol ünitesine iletiyor. Otomobil bir nesneyle temas ettiğinde, sinyaller değişiyor. Kontrol ünitesi sinyalleri değerlendiriyor ve kaydettiği sinyalleri insan bacağı olarak algılarsa yaya hava yastığı açılıyor.
Motor kapağı menteşelerinin hepsi piroteknik serbest bırakma mekanizmalarına sahip. Bu mekanizmalar, sistem aktif hale geldiğinde bir pimin çekilmesini sağlıyor ve motor kapağı panelinin arka kısmını serbest bırakıyor. Aynı anda hava yastığı aktif hale gelerek gazla dolmaya başlıyor. Hava yastığı şişerken motor kapağını yukarı kaldırıyor. Kapak on santimetre yukarı kalkarak bu pozisyonda kalıyor. Motor kapağı ile motor bölümündeki sert malzemeler arasındaki ekstra boşluk motor kapağının deforme olabilmesi için mesafe kazandırıyor ve yayanın kaportaya çarpması halinde çarpma etkisini azaltıyor.
Thomas Broberg bu durumu şu şekilde açıklıyor: "Hava yastığı iki fonksiyona sahip. İlk olarak mesafe yaratmak amacıyla kaportayı yukarı kaldırıyor. İkinci olarak ise, ön camın etrafındaki sert kısımlardaki çarpışma etkisini azaltıyor.”
Tam olarak şiştiğinde, hava yastığı ön cam silecek girinti kısmının tamamını, ön camın yaklaşık üçte birini ve A-sütunlarının alt kısmını kaplıyor. Sistemin aktivasyonundan hava yastığının şişmesinin tamamlanmasına kadar olan tüm işlem, saniyenin yüzde birinin birkaç katı kadar bir sürede gerçekleşiyor.
Sistem, araç 20 ila 50 km/s hızla giderken aktive oluyor. Yayaların karıştığı kazaların yüzde 75’i 40 km/s ve altındaki hızlara sahip araçların çarpmasıyla gerçekleşiyor. Thomas Broberg; "Bu teknolojiyi, bilgisayar simülasyonları ve insan benzeri bacak ve baş formları kullanarak geliştirdik. Testler çok geniş bir konfigürasyonda gerçekleştirildi” diyor.
ÇOK OKUNANLAR
-
Alfa Romeo, 115 yıllık tarihini özel bir logoyla kutluyor Alfa Romeo, 115’inci yıl dönümü için tasarlanan ve efsanevi tarihine saygı duruşu niteliğindeki özel logosunu tanıttı
-
Hyundai INSTER, Dünyada Yılın Elektrikli Otomobili seçildi Hyundai, böylece WCA - Dünya Yılın Otomobil Ödülleri’nde üst üste dördüncü kez başarı elde etti
-
Opel'in "Köpek Balığı" geleneği devam ediyor Opel’in 20 yıllık Köpek Balığı detayları yeni Grandland modelinde de kendine yer buldu
-
BMW'nin iki yeni modeli Türkiye yollarına çıktı Borusan Otomotiv, BMW'nin 220 Gran Coupe ve X3 20d xDrive modellerini Türkiye pazarına sundu
-
Rekabet Kurulu'ndan izin çıktı Rekabet Kurulu sonunda yeşil ışığı yaktı. Stellantis markaları Tofaş çatısı altında birleşiyor